Pankreas
F. Pankreas
İnsulin:
Kandaki glikoz arttığında fazla glikozun vücut hücrelerine geçişini uyarır. Kas ve karaciğer hücrelrine geçen glikoz, hücrelerde enerji amaçlı tüketilirken bir kısmı da glikojen halinde depo edilir. Böylece kandaki glikoz seviyesi belli bir seviyede tutulur.
İnsülin yetersizliğinde hücrelere glikoz geçemez, kan glikoz değeri yükselir ve şeker hastalığı oluşur. Bu kişilerin idrarında glikoza rastlanır. İdrarda glikoza rastlanması glikozla beraber su atılımını da artırır. Bu durumda idrarla fazla miktarda su kaybedilir ve çok su içme ihtiyacı oluşur. Hücre glikozu yeterli miktarda alamadığından enerji gereksinimi için protein ve yağları tüketmek zorunda kalır. Bu nedenle kişide kilo kaybı görülür. Yağların yıkımından dolayı artan asidik ürünler kanın pH değerini etkiler ve yaşamı tehlikeye sokar.
Kandaki glikoz miktarının artması bakterilerin üremesi için uygun ortam oluşturduğundan vücutta oluşan herhangi bir enfeksiyonlu hastalığın iyileşme süresi uzar, yaralar geç iyileşir. Sinirlerin harabiyetine bağlı olarak hafıza zayıflığı, kısmi felç, geceleri ayak ağrıları ve kramplar görülür. Yüksek şeker (hiperglisemi) uzun sürede kalp, damar hastalıkları, böbrek yetmezliği, görme bozuklukları, katarakt ve siroz gibi hastalıklara da neden olabilmektedir.
İnsülinin fazla miktarda salgılanması kandaki glikoz miktarının eşik değerin altına düşmesine neden olur. Bu durum düşük kan şekeri (hipoglisemi) olarak tanımlanır. Kanda glikoz miktarı azaldığında baş ağrısı, baş dönmesi, terleme, bulanık görme ve baygınlık hissedilir. İleri durumlarda bilinç kaybına neden olabilir.
Glukagon:
Kandaki glikoz miktarı azaldığında salgılanır. Glukagon, karaciğerdeki glikojenin glikoza dönüşümünü sağlar. Glikozun kana geçmesi ile kanda glikoz miktarı yükselir. Glikagon az salgılanırsa hücrelerden yeteri kadar glikoz kana geçemez ve kandaki glikoz miktarı azalır. Fazla salgılandığında ise kandaki glikoz miktarı artar.
Yorumlar
Yorum Gönder