İşitme Ve Denge Olayları

İşitme Olayı




    ★ Sesin işitilebilmesi için, ses dalgalarının kulak kepçesi tarafından toplanarak kulak yolundan geçmesi ve kulak zarında titreşimler oluşturması gerekir.

    ★ Titreşimler orta kulakta bulunan çekiç, örs, üzengi kemiklerinden oval pencereye, oradan vestibüler kanalın ve timpanik kanalın içini dolduran perilenfe iletilir.

    ★ Perilenfte oluşan basınç dalgaları, titreşimleri yuvarlak pencereye iletir.

    ★ Yuvarlak pencere zarının titreşimi kohlear kanalı dolduran endolenfte titreşimler oluşturur. Bu titreşimler kohlear kanalın tabanında bulunan temel zarı titreştirir. Titreşimler korti organında bulunan tüylü duyu hücrelerine iletilir.

    ★ Duyu hücrelerinin tüyleri çatı zarına sürtünür ve işitme sinirleri uyarılır.

    ★ Uyarılan sinir hücrelerinde oluşan impulslar beyinde bulunan işitme merkezine iletilir ve burada ses olarak algılanır.

    ★ İnsan kulağı saniyede 20-20.000 Hertz (hz) arasındaki sesleri duyabilir.

Denge Olayı



İnsandaki dengenin sağlanmasında iç kulakta yarım daire kanalları, tulumcuk, kesecik denilen yapılar etkilidir. Tulumcuk ve kesecik denilen yapılar yer çekimine karşı yapılan hareketlerde vücudun konum değişikliklerinin algılanmasını sağlarken yarım daire kanalları, dönme hareketi ile oluşan konum değişikliklerini algılar.

Endolenf sıvısı ile dolu olan tulumcuk ve keseciğin tabanında tüylü duyu hücreleri bulunur. Bu hücrelerin tüyleri jelatinimsi madde içine uzanır. Ayrıca jelatinimsi madde içinde kalsiyum karbonat kristallerinin birikmesiyle oluşan otolit denilen küçük kulak taşları yer alır. Vücudun konumu değiştiğinde endolenf sıvısı hareketlenir ve kulak taşları yer çekimi etkisiyle tüylü duyu hücrelerine basınç uygular. Böylece uyarılan duyu hücrelerinde oluşan impuls denge sinirleri ile beyne ulaşır ve vücudun dengesi sağlanır.

Başın ya da vücudun döndürülmesi sırasında yarım daire kanalları da vücutla birlikte hareket eder. Yarım daire kanallarının tulumcuğa açılan kısımlarında ampula denilen şişkinlikler bulunur. Ampula içinde jelatinimsi bir madde ve tüylü duyu hücreleri vardır fakat otolit bulunmaz. Dönme sırasında yarım daire kanlları ile bu kanlların içini dolduran endolenf sıvısı hareketlenir. Ancak endolenf sıvısı yarım daire kanllarından daha yavaş hareket ettiğinden ters yönde bir akım oluşur. Bu sırada ampula içinde bulunan sıvı da hareketlenir. Bu hareketlenme ampula içindeki tüylü duyu hücrelerinin uyarılmasını ve impuls oluşumunu sağlar. Oluşan impuls beyinciğe taşınarak yorumlanır. İmpuls beyincikten beyin kabuğuna iletilir ve denge sağlanır.

İnsanda dengenin sağlanmasında iç kulaktaki yapıların yanı sıra görme duyusu ile ayak tabanında bulunan basınca duyarlı hücreler de etkilidir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ: Kemik Doku ve Çeşitleri

Kan Damarlarının Yapısı ve Görevleri