Kayıtlar

Mart, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Refleks

Resim
Refleks Refleks , vücutta sinir ve kas sisteminin birlikte çalışmasıyla ani uyarılara karşı verilen istemsiz en kısa yanıttır. Reflekslerin çoğu doğuştandır ve tüm insanlarda ortaktır. Bu reflekslere kalıtsal refleksler denir. Diz kapağı refleksi, bebeklerin emme refleksi, göz kapağının ani ışıkta kapanma refleksi kalıtsal reflekslere örnektir. Kalıtsal reflekslerin dışında öğrenme ile oluşan kazanılmış refleksler de vardır. Bu reflekslerin öğrenme aşamasında, beyin kabuğu işlev görür. Öğrenildikten sonra davranış alışkanlığa dönüşür ve omurilik denetiminde gerçekleşir. Örneğin yüzme, dans etme, araba kullanma gibi davranışlar beyin kabuğu denetiminde öğrenilir. Daha sonra alışkanlığa dönüşür ve omurilik tarafından yönetilir. Hata yapılırsa beyin tekrar devreye girer. Basit bir refleks olayında duyu nöronu, ara nöron ve motor nöron görev yapar. Üç nöronun bu birlikteliği refleks yayı olarak tanımlanır. Örneğin, bir çiviye basıldığında oluşan geri çekme refleksi üç sinirli r

Omurilik

Resim
Omurilik Omurilik, beyinden çıkan sinir kordonu şeklindedir ve omurga kanalı içinde bulunur. Omurilikte de beyinde olduğu gibi dıştan içe doğru sert zar, örümceksi zar ve ince zar bulunur. Omuriliğin üst ucu omurilik soğanı ile birleşiktir. Omurilikten enine kesit alındığında ortada merkezi bir kanal görülür. Omurilikteki kanal ve zarların arası BOS ile doludur. Kanalın etrafında sinir hücrelerinin gövde kısmından oluşan kelebek şeklinde boz madde bulunur. Omurilikteki boz madde beyindekinin tersine içtedir. Nöron aksonlarından oluşan ak madde, boz maddenin dışındadır. Boz maddenin ikisi önde, ikisi arkada olmak üzere dört çıkınıtısı vardır. Bu çıkıntılar boynuz olarak tanımlanır. Öndeki çıkıntılara ön boynuz , arkadaki çıkıntılara arka boynuz denir. Ön ve arka boynuz arasında yan boynuz bulunur.                   Omurilik sinirleri iki köke sahiptir. Bu sinirlerin arka boynuza girdikleri yer arka kök , ön boynuzdan çıktıkları yer ön kök olarak tanımlanır. Arka kökler d

Orta Beyin, Arka Beyin

Orta Beyin Ara beyin ile beyincik arasında kalan bölümdür. Ön beyin ile arka beyin arasında impuls iletimini sağlayarak köprü görevi görür. Orta beyinde, dinlenme sırasında kasların hafif kasılı kalma durumu olan kas tonusunu ve vücut duruşunu düzenleyen merkezler bulunur. Ayrıca görme ve işitme reflekslerini kontrol eder. Işıkta göz bebeklerinin küçülmesi, kedi ve köpeklerin duydukları bir ses karşısında kulaklarını dikleştirmesi orta beyinde bulunan refleks merkezleriyle sağlanır. Arka Beyin Küçük beyin olarak da tanımlanan arka beyin pons, beyincik ve omurilik soğanı olmak üzere üç bölümden oluşur. Pons : Varoli köprüsü de denilen bu yapı omurgalı canlılar arasında sadece memelilerde bulunur. Pons, beyinciğin iki yarım küresi arasındaki bağlantıyı sağlayan ve orta beyin ile omurilik soğanı arasında bulunan sinir demetidir. Omurilik soğanındaki solunum merkezini düzenler. Bilinçaltını ve vücudun uyanık kalmasını kontrol eder. Zarar görmesi durumunda koma hali oluşur.

B. Ara beyin

Resim
B. Ara beyin: Beyin yarım küreleri arasında kalan ara beyin; epitalamus, talamus, hipotalamus bölgelerini içerir.  Epitalamus: Talamusun arka üst kısmında bulunan epitalamus, talamus ve hipotalamus ile birlikte işlev görür. Epitalamusun ince uzantısı epifiz bezi adının alır. Bu bezden salgılanan melatonin hormonunun özellikle üreme ile ilgili biyolojik ritimler üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Epitalamus; salgıların kontrolünde, duyuların oluşumunda, kas ve iskelet sisteminin denetiminde rol oynar. Hipotalamus: Yağ ve karbonhidrat metabolizmasını, iştah, kan basıncı, uyku, vücut sıcaklığı ve eşeysel olgunlaşmayı düzenler. Salgıladığı hormonlar ile hipofizi uyarır. Hipotalamusun alt kısmında yer alan hipofiz, iç salgı bezlerinin çalışmasını düzenleyen önemli bir bezdir. Dolayısıyla hipotalamus hipofizinde çalışmasının kontrol ederek homeostazinin sağlanmasında önemli rol oynar. Talamus: Koku duyusu hariç duyusal impulsların toplandığı, değerlendirildiği ve beyin

Ön Beyin

Resim
Ön Beyin A.Uç beyin: Beyin kabuğu zedelenen bir hayvanda solunum, dolaşım, sindirim, faaliyetleri devam eder. Ancak bilinçli davranışlar gerçekleştirilemez. Yapılan deneylerde beyin yarım küreleri çıkarılmış bir kuşun havaya atıldığında uçabildiği, azına besin verildiğinde besini yediği, düşmanlarından kaçmadığı ve dış etkilere karşı duyarlı olmadığı görülmüştür. Beyin yarım küreleri farklı işlevleri yerine getirecek şekilde dört loba ayrılmıştır. Baş parmağımızı içe kıvırarak bir yumruk yaparsak; baş parmağa karşılık gelen alan temporal lob, parmaklar frontal lob, elin arkası parietal lob ve bileğe denk gelen kısım oksipital lob olarak tanımlanır. Temporal lop: Üst bölge işitme ile ilgili bilgileri işler. Alt bölge tanımayla ilgilidir. Bu bölge hasar görmesi durumunda kişi cismi fark eder ancak tanıyamaz. Frontal lop: Vücudun belirli bölgesindeki kasları kontrol eder. Hissetmek ve gelecekle ilgili planlar yapmak önemli işlevidir. Alt bölgesi konuşmakla ilgilidir. Par

Beyin

Resim
A. BEYİN Tüm omurgalılarda beyin; ön beyin, orta beyin ve arka beyin olmak üzere üç bölümde incelenir. 1. Ön Beyin Beynin en büyük kısmı olan ön beyin, uç beyin ve ara beyinden oluşur. A.Uç beyin: İki yarım küreden oluşur. uç beyinde öğrenme, değerlendirme, bellek, hayal kurma, bilinçli davranışların tümü ve duyu organlarından gelen uyartıları algılayan merkezler bulunur. Beyin yarım küreleri birbirine üstten nasırlı cisim , alttan beyin üçgeni denilen bağlarla bağlanır. Bu bağlar nöronların aksonlarından oluşur. Her yarımküre içinde bir boşluk vardır. Birinci ve ikinci karıncık denilen bu boşluklar bir kanal ile üçüncü karıncığa bağlanır. Üçüncü karıncık da bir kanal ile omuriliğin hizasındaki dördüncü karıncığa bağlanır. Beyinde bulunan bu karıncıklar omurilik kanalının devamı şeklindedir. Karıncıkların üst kısmında beyin omurilik sıvısını oluşturan kılcal damarlar bulunur. Beyin yüzeyinde gözle görülen ve beyin yarım kürelerini enine ayıran derin yarığa Roland

İnsanda Sinir Sistemi

Resim
İnsanda Sinir Sistemi İnsanda sinir sistemi, omurgalı canlılar arasında en gelişmiş ve en karmaşık yapıya sahiptir.Sinir sistemi, merkezi sinir sistemi ve çevresel sinir sistemi olarak iki bölümde incelenir. 1. Merkezi Sinir Sistemi Merkezi sinir sistemi beyin ve omurilikten oluşur.Beyin ve omurilik meninges(beyin zarı) denilen üç katlı zar ile çevrilidir.Bu zarlar dıştan içe doğru sert zar, örümceksi zar ve ince zar olarak isimlendirilir. Sert zar, Beyinde kafatasına yapışık olarak bulunur.Omurilikte ise serbesttir. Örümceksi zar, alt ve üst yüzeyde uzanan bağ doku iplikçikleriyle iki zarı birbirine bağlar. ince zar, beynin tüm kıvrımlarını sarar ve zengin kan damarları ile çevrilidir.Kılcal kan damarlarından kan basıncının etkisi ile sızan sıvı BOS denilen beyin-omurilik sıvısını oluşturur ve ince zar ile örümceksi zar arasını doldurur. BOS, sarsıntı ve darbelere karşı beyni ve omuriliği korur.Sinir hücreleri ile kan arasında madde alış verişinde görev alır.

İmpuls İletimi

Resim
İmpuls Bir Sinir Hücresinden Diğerine Nasıl Geçer? Nöronlar arasında impuls iletimi bir nöronun akson ucundan diğer nöronun dendritine doğru olur. İki nöron ya da nöron ile hedef hücrenin karşılaştığı ve kimyasal iletimin kurulduğu bölgeye sinaps denir. Sinaps bölgesindeki iki hücre aralığı ise sinaps boşluğu olarak tanımlanır. Aksonun sinaps boşluğunda sonlanan ucuna sinaptik yumru denir.Bu bölgelerde nörotransmitter maddeleri taşıyan ve sinaptik kesecik olarak tanımlanan çok sayıda küçük kesecikler bulunur. Nörotransmitterler asetilkolin, nöradrenalin, dopamin, serotonin, histamin, gibi kimyasal maddelerdir. İmpuls sinaptik yumruya ulaştığında buradaki sinaptik keseciklerden salgılanan nörotransmitter maddeler sinaps boşluğuna dökülür. Nörotransmitter maddeler, komşu hücre sinir hücresi ise bu hücrenin dendrit zarında bulunan reseptörlere bağlanarak impuls oluşumunu başlatır. Eğer komşu hücre hedef oragana ait bir hücre ise tepki oluşur. İmpulsun sinapstan geçişi kim

İmpuls İletimi

Resim
İmpuls İletimi İmpuls akış yönü bir sinir hücresinde dendritten aksona doğrudur.Uyarılmamış bir sinir hücresinde hücre dışı poziitif(+),hücre içi negatif(-) yüklüdür. Sinir hücresinin bu durumuna polarizasyon(kutuplaşma) denir.Polarizasyonun nedeni sinir hücresinin yarı geçirgen hücre zarının farklı iyonlara karşı farklı geçirgenlikte olmasıdır. Bu durum iyonların hücre içinde ve hücre dışı sıvıda eşit olmayan bir şekilde dağılımına neden olur. Sinir hücresi zarında bulunan enzim (Na-K ATPaz), hücre içinde bulunan Na+ iyonlarını sürekli aktif taşıma ile hücre dışına pompalarken hücre dışında bulunan K+ iyonlarını hücre içine pompalar. Na-K ATPaz ile dışarı pompalanan Na+ iyonları ,içeri pompalanan K+ iyonlarından fazladır.Ayrıca hücre içinde bol miktarda bulunan negatif yüklü protein iyonları büyük moleküller olduklarından zardan geçemezler ve hücre içindeki K+ iyonlarını kendilerine doğru çekerek hücre dışına çıkmasına engel olurlar.Bunun sonucunda sinir hücresinin pozitif yük