Kayıtlar

Çekirdek (Nukleus)

Resim
Çekirdek (Nukleus) Hücrenin yönetim ve kalıtım merkezi olan çekirdek, Küremsi ve oval bir şekle sahiptir. Genellikle hücrenin merkezinde bulunur. Canlılar arasında hücrenin çekirdeğe sahip olup olmaması ve çekirdek sayısı bakımından farklılıklar bulunur. Örneğin birçok hücrede sadece bir tane çekirdek bulunurken olgun alyuvar hücrelerinin çekirdeği yoktur. Buna karşın çizgili kas hücrelerinde birkaç tane, paramesyumda ise iki tane çekirdek bulunur. Bazı hücrelerde de ilk oluştukları dönemde bir çekirdek bulunmasına rağmen hücrenin olgunlaşma süreci ilerledikçe çekirdeğin kaybolduğu görülür. Memelilerdeki kırmızı kan hücreleri (alyuvar) ve bitkilerdeki trake hücreleri buna örnek olarak verilebilir. Prokaryot hücrelerde çekirdek bulunmaz ancak kalıtım maddesi (DNA), hücre sitoplazmasının belli bir bölgesinde yoğunlaşmış olarak bulunur. Genel olarak çekirdek; çekirdek zarı, çekirdekçik, çekirdek plazması, kromatin iplikleri olmak üzere dört kısımdan oluşur. Çekirdek Zarı (Karyol

Hücre İskeleti

Resim
Hücre İskeleti Hücre şeklinin oluşmasında ve korunmasında görev alır. Prokaryot canlılarda bulunmaz. Organellerin sitoplazma içinde uygun konumda tutulmasını ve hareketini sağlar. Hücre bölünürken kromozomların hareket etmesinde rol oynar. Hücre iskeleti mikrofilamentler, mikrotübüller ve ara filamentler olarak üç yapıdan oluşur. Mikrofilamentler: Aktin denilen proteinlerin bir araya gelmesiyle oluşur. Hücrenin ve hücre kısımlarının hareket etmesine yardımcı olur. Hücre biçimini belirler ve sabitler. Mikrofilamentler hayvanlarda kas hareketlerini, amipte ise yalancı ayakların oluşumunu sağlar. İnce bağırsak yüzeyinde bulunan ve besinlerin emilmesini sağlayan mikrovilluslar hücre zarının dışa doğru yaptığı küçük uzantılardır. Bu uzantıların oluşumunda mikrofilamentler görevlidir. Ara filamentler: Hücre tiplerine uygun çok farklı yapıda proteinlerin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Ara filamentler diğer iki filament tipine göre daha kalıcıdır. Hücresel yapıları oldukları

Peroksizomlar

Resim
Peroksizomlar Peroksizomlar, neredeyse bütün ökaryot hücrelerde bulunan hem oksitleyici hem de antioksidan etkiye sahip bazı enzimler içeren zarlı bir organeldir. Bazı peroksizomlar yağ asitlerini mitokondrinin kullanabileceği daha küçük moleküllere dönüştürür. Bu olay sırasında oksijen kullandığı için bu tip reaksiyonlara oksidasyon (oksitleyici) reaksiyonu denir. Hayvansal organizmalarda peroksizomlar; özellikle metabolik aktivitesi daha yüksek olan karaciğer, kalp, kas ve böbrek hücrelerinde daha fazla bulunur. Bitkilerde ise tohumlar ve yapraklar peroksizom organeli bakımından daha zengindir. Peroksizom metabolizması sonucu hidrojen peroksit (H2O2) adlı zehirli bir bileşik ortaya çıkar. Ancak bu bileşik yine peroksizomlarda bulunan antioksidan etkiye sahip katalaz enzimi tarafından parçalanarak su ve oksijene dönüşür. Böylece hücresel yapılar ve moleküller hidrojen peroksitin zararlı etkisinden korunmuş olur.

Plastitler

Resim
Plastitler Bitki ve alg hücrelerinde bulunur ve besin üretimi (fotosentez), renk oluşumu, besin depolanması gibi farklı olaylardan sorumludur. Kloroplast , kromoplastlar , lökoplastlar olmak üzere iç çeşittir. Kloroplastlar ve kromoplastlar farklı tipte ve yapıda pigment maddeleri (renk maddeleri) içerir. Ancak lökoplastlar pigment bulundurmaz. Kloroplastlar: Bitkilerde, fotosentez olayının gerçekleştiği önemli bir organeldir. Tek hücreli bir canlı olan öglena da kloroplast organeline sahiptir. Sahip olduğu yeşil renkli klorofil pigmenti sayesinde güneş ışığının yardımıyla su ve karbondioksitten besin (glikoz) ve oksijen üretir. Bitkinin yeşil kısımlarında özellikle de yapraklarında yoğun olarak bulunur. Kloroplast organeli iki katlı zarla çevrilidir. Hem dış hem de iç zar düz bir yapıya sahiptir. Kloroplastların iç kısmını, yapısı belli oranda sitoplazmaya benzeyen stroma adı verilen jelimsi bir sıvı doldurur. Stromada organik ve inorganik moleküller ile kendine ait DNA,

Koful

Resim
Koful Kofullar; golgi aygıtı, endoplazmik retikulum, hücre zarı ve çekirdek zarı tarafından oluşturulabilir. Kofulların işlevlerine göre besin kofulu, boşaltım kofulu, depo kofulu ve kontraktil koful gibi çeşitleri vardır. Besin kofulu hücreye alınan büyük moleküllü besinleri bulunduran kofuldur. Lizozomla birleştiğinde sindirim gerçekleşir. Böylece hücrenin ihtiyacı olan maddeleri karşılar. Boşaltım kofulu hücrenin oluşturduğu metabolik atıkların ve salgı maddelerinin dışarı gönderilmesini sağlar. Kontraktil koful tatlı suda yaşayan protistlerde hücre içine giren fazla suyu enerji harcayarak dışarı atan kofuldur. Hücrenin su dengesinin korunmasında rol oynar. Depo kofulları bitki ve hayvan hücrelerinde atık maddelerin ve suyun depo edildiği yerdir. Bitkilerde metabolizma sonucu oluşan zehirli maddelerin çeşitli tuzlarla birleştirilerek zehirsiz kristaller halinde biriktirildiği kofullardır. Genç bitki hücrelerinde küçük ve çok sayıda koful bulunur. Ancak hücreler olgunlaş

Sentrozom

Resim
Sentrozom Birbirine üçer üçer bağlanmış dokuz grup, mikrotübül adı verilen protein iplikçiklerinin birleşmesiyle sentriol oluşur. İki sentriolün birbirine dik konumlanmasıyla oluşan yapıya sentrozom denir. Sentrozom organeli, hayvan hücrelerinde bulunur. Olgun alyuvar, sinir, yumurta, gelişmiş bitki hücrelerinde, çizgili kas hücreleri ve mantarlarda sentrozom bulunmaz. Sentrozom hücre bölünmesi sırasında iğ iplikleri oluşturur ve kromozomların kutuplara hareketini sağlar. Bitki hücrelerinin bölünmesi sırasında ise iğ iplikleri, mikrotübül ve mikrofilamentler gibi bazı hücre iskeleti yapıları tarafından oluşturulur. Sentrozomun sayısının ikiye çıkması interfazda, sentrozomdan iğ ipliklerinin oluşması hücre bölünmesinin profaz evresinde gerçekleşmektedir. Kanser hastalığının tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar, iğ ipliklerinin oluşumunu engelleyerek kanser hücrelerinin bölünmesini ve tümör dokusunun büyümesini önler. Sentrozom organeli, ayrıca kamçı ve sillerin yapısında bulunan m

Lizozom

Resim
Lizozom Alyuvalar hariç bütün hayvansal hücrelerde ve sıvı ortamda yaşayan tek hücreli canlılarda (amip, paramesyum gibi) bulunur. Etrafı tek katlı zarla çevrili olan lizozomların içerisinde protein, karbonhidrat ve lipit gibi molekülleri parçalayan sindirim enzimi bulunur. Lizozom oluşumunda sırasıyla ribozom, endoplazmik retikulum ve golgi aygıtı yer alır. Enzimler ribozomda sentezlenerek endoplazmik retikuluma verilir. Endoplazmik retikulumun kanallarıyla golgi aygıtına taşınan enzimlerin etrafı bir zarla çevrilerek paketlenir. Küçük keseler halindeki bu yapılara vezikül denir. Bu veziküllerin bazıları hücre içinde kalır ve lizozom organeline dönüşür. Yüksek yapılı bitki hücrelerinde lizozom organeli bulunmaz. Fakat içerisinde lizozoma göre daha az çeşitte ve miktarda enzim bulunduran kesecikler vardır. Lizozomların içerisinde 60 çeşit farklı enzimin bulunduğu belirlenmiştir. Bu enzimler hücreye alınan büyük moleküllerin parçalanmasını ve hücrenin kullanacağı hale dönüştür